BAŞARININ RAKAMI YOKTUR

Sınav sonuçları açıklandığında ilk bakılan şey kaç net yapıldığı, hangi puanın alındığı ya da sıralamada kaçıncı olunduğudur. Oysa gerçek başarı, bu sayılardan çok daha fazlasıdır. Çünkü başarının bir rakamı yoktur; onun duygusu, anlamı ve bireysel bir hikâyesi vardır.Birçok öğrenci, sınavdan sonra aldığı puanla kendini tanımlar. “Başarısızım” der, çünkü istediği sonucu alamamıştır. Halbuki bu düşünce şekli, içsel değerimizi sadece ölçülebilir verilere indirger. Oysa psikolojik olarak baktığımızda, başarı sadece sonuçla değil, o sonuca giderken gösterilen çaba, direnç ve gelişimle tanımlanmalıdır.Başarı, herkes için aynı anlama gelmez. Kimi için sınava girecek gücü bulabilmek bir başarıdır, kimi için düzenli çalışmaya devam edebilmek… Bazıları için ise daha önce hiç inancı yokken, kendine bir hedef koyabilmek bile büyük bir adımdır. Bu yüzden başarıyı yalnızca rakamlarla tanımlamak, bu çok yönlü deneyimi daraltmak olur.Psikolojide "öz-yeterlilik" kavramı, bireyin bir hedefe ulaşabileceğine dair inancıdır. Gerçek başarı, bu inancın pekiştiği noktada başlar. Çocukların ve gençlerin bu inancı kaybetmemesi için, onların sürecini, çabasını ve gösterdiği emeği görmek gerekir.Sınav sonrası dönemde çocuğa verilecek en büyük hediye, sonucu yargılamadan yanında olmaktır. “Kaç aldın?” sorusu yerine “Bu süreçte neler öğrendin?”, “Neler seni zorladı, neleri başardın?” gibi sorularla yaklaşmak; çocuğun kendini değerli ve görülmüş hissetmesini sağlar.Unutmayın, çocukların öz-değeri sadece başarılarına değil, koşulsuz kabul gördüklerine dair inançlarına dayanır.Hayatta her zaman her şey planladığımız gibi gitmez. Bir sınav kötü geçebilir. Hatta bir yıl beklentilerin çok altında kalabilir. Ama önemli olan, bu durumun kişiyi durdurmaması; içsel gücünü yeniden bulabilmesidir.Gerçek başarı, yeniden ayağa kalkma cesaretinde gizlidir.Başarının rakamı yoktur. Onun yerine bir hikâyesi, bir ruhu, bir emeği vardır.Bir gencin, kendine inanmaya başladığı an başarıdır.Bir annenin, sonucu ne olursa olsun çocuğuna sarıldığı an başarıdır.Bir öğretmenin, öğrencisinin gözündeki ışığı fark ettiği an başarıdır.Sayılar geçer, başarı kalır. Çünkü başarı, bir sonuç değil; bir süreçtir.